”Ameliyatımı icra ettim, hiç bir ağrı duymadım. Kan aktıkça biraz sızlıyor. Kanım akarken baldızım aşağıya indi. Yazı yazıyorum, kapıyı
kapadım diyerek geriye savdım. Bereket versin içeri girmedi. Bundan tatlı bir ölüm tasavvur edemiyorum. Kan aksın diye hiddetle kolumu
kaldırdım. Baygınlık gelmeye başladı…”
Beşir Fuad’ın ölmeden önce yazdığı son satırlar bunlar. İntihar edeceğini iki yıl önce ilan etmiş ve son nefesini verene kadar hissettiklerini yazmıştır…
Beşir Fuat gerçek bir entelektüel, çok iyi eğitim görmüş Osmanlı subayıdır.
İlk felsefecimizdir. İlk eleştirel biyografiyi edebiyata o sokmuş, ilk deneme yazılarını da o yazmıştır. Bilimin ışığını kendine kılavuz etmiştir…
Bir öncü olarak yaşadığı dönemde de, öldükten sonra da yalnızlığa mahküm etmiştir kendini…
İntiharın biçimi ve felsefesi dönemin ideolojik ve din görüşlerine aykırı olduğundan adeta çağdaşlarınca ve sonrasında da kişiliği ve yaptıkları da görmezden gelinmiştir…
Fransızca, İngilizce ve Almanca bilen Beşir Fuat ömrünün kısacık ömrünün son üç yılına sıkıştırdığı yazı hayatında, çevirileriyle birlikte iki yüze yakın yazı ve on altı kitap yayınlamıştır.
Bilime inannan yazarın çok geniş bir yazı coğrafası vardır: Tıp, fen, fizyoloji, dil, felsefe, edebiyat…
Batı kültürünü çok iyi bilen Beşir Fuat, oradaki düşünürlerinin yapıtlarından yararlanarak maddeci ve pozitivist bir dünya görüşü geliştirmiş; metafiziğe, dogmacılığa, bağnazlığa karşı kendi düşüncelerinin ışığındaki deneyselliği savunmuştur.
Edebiyatta gerçekliği savunurken, başta Namık Kemal olmak üzere birçok Tanzimat şair ve yazarların bağlandığı romantizme karşı çıkmış, natüralizmi savunmuştur.
İntiharına gelince…
Bir deha olarak yalnızlığı, çevresinden, toplumdan, hatta yaşadığı dönemin aydınlarından düşünsel yapı, bilgi birikimi ve kültürel donanım olarak çok ileri olması, ama çevresinin bunun farkında olmaması belki de intiharının asıl sebepleri arasındadır.
Bir de cinnet geçiren annesinin hastalığından korkmuştur. Cinnetin kalıtımsal olduğunu öğrendikten sonra da intiharını planlamaya başlamıştır…
İntiharını deneysel bir eyleme dünüştürmeye, hissettiklerini de kaleme almaya kararlaştırmıştır.
Son nefesine kadar bilime yararlı olmak istemesi çok sıradışı, hatta korkunç görünse de bu onun hayata ve her şeye son meydan okuma tercihidir… Ölümü seçme özgürlüğünü kullanma biçimidir…
0 Comments