Zararlı varsayılan şair ya da yazarı yasaklamak için elbette ki okumak gerekirdi önce.
Okuyunca da yasaklayıcının zarar görmüş olması gerekirdi…
Oysa yasaklayıcı zarar görmüyor, bizim zarar göreceğimizi düşünerek iyilik etmeye kalkıyor.
Ben hiç bir şairden, hiçbir yazardan zarar görmemişimdir…
Severim, sevmem o başka. Neden zarar göreyim ki?!.
Benim için önemli olan, o şairin ya da yazarın siyasal, toplumsal inançları değil, bıraktığı yapıttır.
Yapıt ise, yaratıcısından başka bir varlık niteliği kazanmıştır.
Lenin’in bir sözü vardır, ”Bir şair, bir yazar mistik inançlardan da yola çıkabilir…”der.
Tolstıy, bir tür İsa dinine inanıyordu ise, ben bu büyük romancıyı okumayacak mıyım?
Ben derim ki, sanançıların, şairlerin, yazarların bize benzemesini istemekten vazgeçelim…
0 Comments