Predestination- Alın yazısı


0

Uzun zamandır böyle sıkı bir bilim kurgu seyretmemiştim…

Film, ”Hayatını mahveden adamı ayağına getirebilseydim ve yanına kar kalacağını söyleseydim, onu öldürür müydün?” sorusuyla başlayarak, daha ilk saniyede seyircinin kafasını karıştırmak istemiş.

Filmin sonuna kadar da kafa karıştırmayı elden bırakmamış 🙂

Film boyunca bu soru bir iki kez daha karşımıza çıkıyor…

Filmi anlayıp, anlamadığımızı test etmek istercesine soruluyor 🙂

Çünkü filmin sonunda bu sorunun cevabı, başındakinden farklı oluyor… Olmalı… Bence 🙂

”Birini öldürmek kolay değildir. Kalbinde ne kadar öfke, nefret olursa olsun; tetiği çekme anı geldiğinde çoğu insan yapamaz…”

Hele hele söz konusu kendi gerçeğinle yüzleşmek ve kendini öldürmek ise 🙁

Bu filmi seyretmiş olanları bilemem, ama ben bu zamansal ajanın hikayesinin dinlerken bazı yerlerde tıkanıp, kaldım. Onun yerine geçip, onu anlamaya çalıştım…

Birisi bana, ”Sen paradoks yoluyla dünyaya verilmiş bir armağansın. Tarihten ve atadan bağımsız bir tek sen varsın. Fakat görevini tamamlamak ve gelecek için tohumlarını ekmek zorundasın” deseydi neler hissederdim ve neler yapardım diye düşündüm…

Ben de silahı beynime dayar ve sıkar mıydım? Yani her aynaya baktığımda, hayatımı mahveden piçi görmekten kendimi kurtarır mıydım?

Bu soruların cevabı hem çok kolay, hem de çok zor 🙁

2014 yapımı olan ve Robert A. Heinlein’in bir hikayesinden uyarlanmış olan bu filmi mutlaka seyredin 🙂

Ethan Hawke ve Sarah Snook’un oyunculukları beni büyüledi.

Çekimler süper olmasa da, kurgu sağlam olduğu için batmıyor.

Sonuç olarak insan kaderini hiç bir şekilde değiştiremez diyorum, başka da bir şey demiyorum 🙂


Like it? Share with your friends!

0
Meliha Doğu

0 Comments

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir