Çocuklar günde 300-400 kere gülüyormuş, biz büyükler ise 15-20 kere 🙁
Sözüm ona biz Türkler sıcakkanlı ve güler yüzlü diye biliniriz. Ama sokaklar asık suratlı insanlarla dolup, taşıyor. Sanki dokunsan herkes bağıra bağıra ağlayacak gibi…
Neden acaba? Gerçekler mi bizi bunalttı, hayatın kendisi mi çok mutsuz? Biz mi dramı, mutsuzluğu tercih ediyoruz…
Oysa gülmek sağlıktır! Bağışıklık sistemimizi güçlendiren en doğal ve en kolay bulunan ilaçtır 🙂
”Günde bir kez olsun gülmeli ve neşeli olmalıyız. Sevinci öğrenirsek, başkalarına acı vermeyi unuturuz” demiş Nitzsce.
Ne kadar da doğru…
İkili ilişkilerimizde haklı olduğumuzu ispatlamak veya olmasını istediğimiz şeyler konusunda ödün vermemek adına konuşmalarımız çok kolay kavgaya dönüşürken ;gözyaşları eşliğinde kin, nefret ve mutsuzluk havada uçuşmaya başlıyor 🙁
Sonunda sorunlar çözülüyor, ama olan kırılan kalplere oluyor.
Kalp kırıldı mı hayata küsüyor. Mutsuzluk yalnızlıkla kucaklaşınca da vücudun direnci azalıyor ve her türlü hastalıklara davetiye gönderiyor 🙁
Oysa gülümsemek ve gülümsetmek çok daha kolaydır. Üstelik de bulaşıcıdır. Bir kere yapılınca, gerisi gelir. Etkisi de her anlamda ve herkes için güzeldir 🙂
Bana göre çocukların gülümsemesi ve katıla katıla gülmesi kadar güzel ve bulaşıcı bir mutluluk yoktur bu dünyada !
Onlar her şeye çok kolay güler! Kavga sırasında bile bir şeye gülmeye başlar ve kavgayı unutur 🙂
Onları örnek almalı ve onlar kadar kolay gülebilmeli aslında 🙂
Bir kaç yıl önce 60 yaşlarında, katı yürekli ve asık suratlı bir adamla tanışmıştım…
Değil gülmek, ömrü boyunca hiç gülümsemediğini söyledi. Güler yüzlü insanları sevmediğini ve yanında çalışan kişileri sırf güldükleri için cezalandırdığını, hatta işten attığını ekledi.
Gülümsemenin nasıl bir şey olduğunu öğrenmek isteyip istemediğini sorduğumda ise, cevabı elbetteki ”hayır’dı.
Bütün cesaretimi toplayarak, ”Benim için bir kez gülümser misiniz” dediğimde ise donup kalmıştı.
O bana, ”Çattık deliye ” der gibi bakarken, ben telefonuma uzandım ve özel bir kaydı dinletmek için düğmeye bastım.
Bir arkadaşımın çocuğunu gülerken kaydetmiştim. Beni sakinleştiren, mutlu eden ve gözyaşları içinde boğulurken bile gülümsememi sağlayan, terapi niyetine kullandığım 2-3 dakikalık bir kayıt…
O asık suratlı, gülümsemeyi bilmeyen ve gülümseyen insanları sevmeyen adamın mucizevi bir şekilde nasıl değiştiğini gördüm…
Bir kaç saniye sonra ürkek, çekingen ve mahcup gülüşlerin yerini, yürekten atılan ve mutluluktan çocuklaştıran kahkahalar aldı 🙂
Gülümsemenin her kapıyı açabileceğini ve bir taşı bile yumuşatabileceğini bir kez daha görmüş oldum…
Gülmek sağlıktır, mutluluktur. Hatta Özgürlüktür 🙂 🙂 🙂
0 Comments