Genç sinemacılar için ders niteliğinde bir kitap.
Sinemaseverler için ise sinemayı ve sihir yaratmayı seven bir yönetmeni anlama kitabı 🙂
Çağdaş sinemanın en önemli isimlerinden biri olan Polnyalı yönetmen Andrzej Wajda 30 yıllık tecrübelerini paylaşırken, sinemada nelerin nasıl geliştiğini, yaratıcı bir yönetmenin nelerden beslenip, nelerden yararlanabileceğini güzel bir dille anlatıyor.
Anlatırken de kendi filmlerini yaparken nelerden esinlendiğini, nelerden etkilendiğini, yaratma aşamalarında neler yaptığını güzel örneklerle ortaya seriyor.
‘’Düşünmek bedava yapılabilecek bir şey’’ diyor Andrej Wajda ve genç yönetmenlere sanat dallarından özellikle şu üçüyle ilgilenmelerini öneriyor: Müzik, Edebiyat ve Resim…
Ona göre bu dalların her biri filmle ilgili olan her şeyi anlamayı, doğru sonuçlar çıkarmayı sağlamaktadır.
Kitabında elbette ki mesleğinin zorluklarından ve sansürden de bahsediyor ünlü yönetmen.
Beni en çok özgürlükle ilgili şu sözleri etkiledi: ‘’ Seyircisine söylediği sözlerden yalnızca sanatçı sorumludur. Özgürlüğün kullanma talimatı budur. Bazen sanatçı izleyicisine duymak istemediği şeyleri de söylemek zorunda kalır. Sanatçı bir anlamda iki yönlü bir özgürlüğe ihtiyacı vardır. Hem iktidar karşısında özgür olmalı, hem de izleyici karşısında…’’
Sinemada sanatsal özgürlüğün yeri nerededir sorusuna verdiği cevap ise :’’ Her yerde! Sizin bu özgürlüğü keşfettiğiniz her yerde!’’ diyor Andrzej Wajda 🙂
Güzel bir kitap! Ben sevdim 🙂 Sinema sanatına farklı biz gözle bakmayı öğrendim 🙂
Tavsiye ederim…
0 Comments