Guru Nanak


0

Sürekli yolculuk yapan, Guru Nanak adında bir derviş varmış…

Günlerden bir gün bir köye varmış. Girişte rengarenk bayrakların dalgalandığı güzel bir ev görmüş.

Ona burada köyün en zengin adamı olan tefecinin yaşadığı söylemişler. Bir kasayı daha parayla doldurduğu zaman, evin kapısına bir bayrak daha asar ve şenlik yaparmış.

Guru Nanak bu eve gitmiş ve kendisine de yiyecek bir şeyler verebilirler mi diye sormuş.

Ev sahibi onun ermiş bir kişi olduğunu anlamış ve yiyecek içecek sunulmasını buyurmuş.

Guru Nanak karnını doyurduktan sonra tefeciye bir ricada bulunup, bulunamayacağını sormuş.

Zengin tefeci hayırlı bir iş yapacağını ve böylece karmasını düzeltecek sevap kazanacağını düşünerek, ‘’Elbette’’ demiş.

Guru Nanak torbasından paslı bir demir iğne çıkarıp, ‘’Bunu saklamanızı istiyorum. Bir sonraki hayatımızda karşılaştığımız zaman, bana geri verirsiniz’’ demiş.

Tefeci, ‘’Buna söz veriyorum. Sizden bunun parasını da almayacağım’’ demiş.

Guru Nanak yeniden yola koyulmuş.

Tefeci ise karısına koşup, olup biteni anlatmış…

‘’Aptal!’’ diye çıkışmış karısı. ‘’Nasıl olur da vaadini yerine getirebileceğini düşünürsün? Öldüğün zaman yanına hiçbir şeyini, şu paslı iğneyi bile götüremeyeceksin ki…’’ demiş.

Tefeci bir an düşündükten sonra da, ermiş kişinin peşinden koşup, ayaklarına kapanmış.

Onun müridi olmayı hak etmek için ne yapması gerektiğini sormuş 🙂


Like it? Share with your friends!

0
Meliha Doğu

0 Comments

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir