Sokaktaki adam elimi öpünce…


0

İki haftalık sınırsız hamur ziyafeti sonrasında yürüyüş yapmam gerektiğini düşünerek, kendimi sokağa attım…

Aklım okuduğum kitapta ve yazmak istediğim yazılarda olsa da yürümeliydim 🙁

Hem beni özleyen sokak kedilerini mutlu ederek, kendi payıma düşen mutluluğu depolamalıydım 🙂

Daldan dala zıplayan düşüncelerim arasında dans eden beynim bir anda durdu.

Yere uzanmış bir adam buna sebep olmuştu…

Zayıflıktan bir deri bir kemik kalmış. Sol bacağında pansuman vardı. Yanında da ufak tefek, genç bir kadın.

Kim olduklarını ve neler konuştuklarını umursamadan, elimi uzatarak, ”Yardıma ihtiyacınız var mı?” diye sordum.

Adam şaşırarak, sarsılarak, ”Evet, bacım…” diyerek sağ elini, sağ elime kenetledi, ”Yavaş bacım, acele etme” dedi ve inleyerek yavaşça ayağa kalktı.

Ayakta durmak istemiyormuş, ama durmak zorundaymışçasına…

”Yürüyebilecek misiniz? Sizin için başka bir şey yapmamı ister misiniz?” diye sormak zorunda hissettim kendimi 🙁

 

”Sağ ol bacım. Allah senden razı olsun! Teşekkür ederim!” diyerek, elimi öpen adamın akan göz yaşlarını görünce koşarcasına uzaklaştım…

İçim bi tuhaf oldu. Gözlerinde gördüklerim yüreğimi burktu 🙁

Acı, pişmanlık, hüzün, özlem ve minnettarlık karışımı bir bakış.

Hayatında yaptıklarından veya yapmadıklarından dolayı bir şey 🙁

Yürüyüşümü tamamlarken kafamda bir sürü hikaye yazdım onun için. Gerçek hikayesini merak ede ede yazdım…

Yani sokakta hiç tanımadığım bir adam elimi öpünce yine en iyi bildiğim şeye sarıldım 🙂 Hikaye uydurmak ve yazmak 🙂

Yazarken de insanları ve kendimi daha iyi anlamaya çalışmak 🙂 🙂 🙂


Like it? Share with your friends!

0
Meliha Doğu

0 Comments

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir