Ben biliyorum milyonlarca kişi ”söyleyemediği” ve ”yapamadığı” şeyler için mutsuz bu yeryüzünde. Ve milyonlarca kişi kendilerine ”söylenmeyenler” ve ”yapılmayanlar” yüzünden mutsuz edilmiş durumda. İstediklerimizi neden yapamıyoruz, duygularımızı neden saklıyoruz ”şu ölümlü dünyada” anlaşılır gibi değil.
Ve de öyle basit şeyler ki bunlar… Ve de öyle insanı mutlu eden…
Hayvanlar ne güzel birbirlerinin içine girip öpüşüp, koklaşıyorlar. Düşündüğümüz için mi bu kadar aptalız? Bir uzanıp elini tutamadığımız için, hiçbir zaman özür dilerim seni kırdım diyemediğimiz için öyle kaskatı ve ne zavallıyız. Seni seviyorumdan vazgeçtik, elimi tut ve sık, yanağıma dudağını koy ve uzunca tut orada, elini saçıma koy ve bir üç dakika kaldırma… Biz düşündüğümüz için mi bu kadar aptalız?
Bazı şeyleri bulmak ne denli zordur, nasıl büyük bir rastlantıdır ve bu rastlantılar yalnızca filmlerde olur. Peki bulunca onu yitirmemek için ne yapıyoruz? İnsan olduğumuz için mi bu denli yitirme ustasıyız?
Peki ya özen gösterme ile gurur sözcüğünü birbirine karıştırmak…
Özen göstermeyi küçüklük, yılışıklık, gurursuzluk sayanlar. Onu çok sevdiğini biliyorum, sen de biliyorsun…
Söyle o zaman. Sevgiyi söylemekle, gurursuzluk arasında bir paralellik kuranlar nasıl bir yaşamdan geçmişlerdir ki kendi içlerinde böyle taş gibi olabilirler ve karşısındakini de bir gün gelir taş kestiriverirler…
Sevgiyi sınamamak, onu göstermeyi küçüklük saymak ne yazık ki genellikle erkeklere mahsustur. Hangi düzeyde olursa olsun, kadınlar sevgiyi bekler dururlar. Ve isterler ki hep ondan gelsin sevgi, başkasından değil. Ondan geldiği kadar alırlar kadınlar, hiç bıkmadan usanmadan alırlar.
Ama durduğu zaman o sevgiyi başka bir yerden almak zorundadırlar. Yaşayan, duyan, düşünen, ”iyi” bir insanın besinidir bu, suyudur. Mutlaka alınmalıdır bir yerlerden, alamazlarsa eksik kalırlar, kururlar.
Yalnızlık hiç zor değildir aslında. Eğer sevgin varsa, bunu sunabiliyorsan yalnız değilsindir zaten. Önemli olan senin içindeki yalnızlıktır ve sevgisizlik bunu pekiştirir… pekiştirir…büyütür. Sınırsız, çıkarsız, gerçek sevgilere sırtını çevirmiş ve karşılığını verememiş insan, bir gün sınırlı ve riyakar sevgiler içinde bulur kendini, işte o zaman yazık olur.
Milyonlarca insan eksik sevgiler içinde, sevgisiz yaşıyor. Milyonlarca insan, milyonlarca insanı mutsuz ediyor, kendileri de mutsuz oluyor. Bir tek şey yüzünden… Çok basit bir nedenden…
Sevgiyi sunamamaktan, saklamaktan, sevgi peşinde koşmaktan…
Sevgisini sunamayanlardan kaçın, üstlerine gitmeyin, sizi sevdiklerine emin bile olsanız. Bir süre kendi sevginiz kendinize yeter.
Yalnız kalanlara hiç üzülmüyorum, kendi içlerinde yalnız olanlara acıyorum yalnızca.
0 Comments